Salı günkü Senato onay duruşmasında, eski Fed başkanı ve Başkan Biden’in ABD Hazine bakanı olarak seçtiği Janet Yellen, ülkenin borç yükünü idrak ettiğini iddia etse de, devamında bunun öyle olmadığı açıkça görüldü:

Ama şu anda, faiz oranları tarihin en düşük seviyesinde olduğu için, yapabileceğimiz en akıllıca şey büyük oynamaktır. Uzun vadede, faydaların maliyetlerden çok daha ağır basacağına inanıyorum …

Görünüşe göre bu belirsiz “büyük oynama” terimi, esas olarak hükümetin 1.9 trilyon dolar harcamayı nasıl planladığına ait ekonomik fikirleri tanımlamak için kullanılıyor. Bu ifade, herhangi bir hesaplamadan yoksun, sonsuz sayıda yoruma açık bir ifadedir. Faydaların maliyetlerden daha ağır bastığını söylediğinde, bu iddia kanıtlanamaz. Ne yazık ki, “ekonomi uzmanlarının” uzmanlığını çok az kişinin sorguladığı bir çağda yaşıyoruz. Hazine bakanı olarak Yellen, bizim adımıza kararlar alarak muazzam bir güç konumunda olacak. Böylesine “büyük” fikirlerin ardındaki mantığı dikkate almak bizim yararımıza.

Sanırım şu anda bir fikir birliği var: Daha fazla önlem alınmazsa, şimdi daha uzun, daha sancılı bir durgunluk ve daha sonra ekonomide uzun vadeli bir iz bırakma riskini alıyoruz.

Bu ekonomistler kimler? Bu fikir birliği nerede? “Ekonomistlerin” enflasyonist politikaları desteklediklerinden bahsetmeleri ilk kez geçtiğimiz hafta olmadı. Başlangıçta 1.9 trilyon dolarlık harcama planının açıklandığı geçen Perşembe günkü konuşmasında Biden, “ekonomistlere” beş kez atıfta bulundu!

Yellen gibi, daha büyük bir ekonomik güce yapılan çağrı güçlüydü. Referanslarından ilki onunkini yansıtıyordu:

Harekete geçmeliyiz ve şimdi harekete geçmeliyiz. Ekonomistlerin bize söylediği bu….Giderek artan üst düzey ekonomistlerden oluşan koro, bu kriz anında faiz oranlarının tarihin en düşük seviyelerinde olduğu için hareketsizliği göze alamayacağımız konusunda hemfikir.

Görünüşe göre bu ekonomistler, pandemiye, zorunlu kapatmalara ve durgunluğa karşı savaşmak için trilyonlarca dolar borçlanmayı destekliyorlar. Amerika Birleşik Devletleri’nin yeni atanan başkanı, bize şunu söyleyerek daha zorlayıcı bir durum başlatmaya çalışıyor:

Bu anı vizyon ve amaçla yakalarsak, borç durumumuzun bile daha istikrarlı olacağını, daha az istikrarlı olmayacağını artan sayıda üst düzey ekonomist gösterdi.

Sözde bugün borç almak, gelecekte borç durumumuzu “daha istikrarlı” hale getirecektir sözleri Fedspeak’e benzeyen bir şekilde dile getiriliyor. Son olarak, Biden’in konuşmasının sonuna doğru, trilyonlarca dolar harcamayı savunan bu ekonomistlerin kim olabileceği konusunda bize bir ipucu verildi. Bunun “ucuza gelmediğini” kabul ediyor, ancak harekete geçmemenin çok daha kötü bir kader olacağını söylüyor. Sonuçta:

Önde gelen ekonomistler arasındaki fikir birliği, önerdiğim şeyi yapmamayı göze alamayacağımızdır. ABD Merkez Bankasından Uluslararası Para Fonu’na kadar dünyanın dört bir yanından bağımsız, saygın kurumlar aciliyetin altını çizdi. Wall Street firmaları bile bu mantığı destekledi.

Bu bilgiyi sağlayan “ekonomistler” hala bilinmiyor. Bununla birlikte, Merkez Bankası, Uluslararası Para Fonu ve Wall Street firmalarının Biden/Yellen bütçe planına katıldığı söyleniyor. Belki de iyi bir sebeple, toplum tarafından ödenen devlet teşvik faturalarından cömert bir şekilde yararlanma eğiliminde oldukları için bu fikirdedirler. Bu kategorilere girmeyenlere gelince, para biriminin çöküşü ve ulusal iflas tehdidi Fed’in ve dünyanın önde gelen ekonomistlerinin kapsamı dışında kalmaya devam ettiği için durum belirsizliğini koruyor.

Resim Kaynağı: Getty

Bu makalenin Audio Mises Wire versiyonunu dinleyin.